BLOG

İş dünyası, değişen yapısıyla her dönem yeni trendlere imza atıyor. Bu trendlerin birçoğu gelip geçici olsa da bazıları fark yaratmayı başarıyor. Popüler kültürde sıklıkla duymaya alıştığımız spin-off kavramı da bunlardan biri olarak karşımıza çıkıyor. Bu kavram, dilimize yaygın olarak "yan ürün" ya da "bölünmüş iş" olarak çevrilse de aslında bir çeşit büyüme stratejisini ifade ediyor. Kurumsal iş hayatında oyunun kurallarını değiştiren bu kavram hakkında merak edilenleri sizin için derledik.

Spin-Off Nedir?

Dev şirketlerin kullandığı bir yönetim stratejisi olan spin-off, bölünerek büyüme anlamı taşıyor. Spin-off sayesinde ana şirket, kendisinden bağımsız yan şirketler kurabiliyor. Yani iş dünyasının devleri hantal yapılarından kurtulmak ve kendilerini yapılandırmak için bölünmeyi tercih ediyor. Böylece iç birimler şirketleşiyor, kârlılık artıyor. Global ve yerli markalar, spin-off yatırımlar sayesinde farklı iş kollarındaki aktivitelerini şirketleştirmeyi tercih ediyor. Böylece daha odaklı bir büyümeden söz edilebiliyor.

İş Dünyası Neden Spin-Off Stratejisini Tercih Ediyor?

Bu tercihin altında esas olarak yavaşlayan kârlılık döngüsünü hızlandırma isteği yatıyor. Ana şirketin piyasa değerini artırmak için spin-off tercih ediliyor. Bölünme gerçekleşirken genelde iki yol izleniyor. Bölünen şirket hisselerinin çatı şirketin hissedarlarına satılması benimsenen yöntemlerden biri. Böylece aynı hissedar tabanına sahip spin-offlar sayesinde daha yüksek toplam değer yaratılabiliyor. Oluşturulan yeni yan şirketleri ana şirketten ayrı bir kâr merkezi haline getirmek ise bir diğer yöntem. Ancak bu yöntemde yeni firmanın hisse kontrolü yine ana şirkette kalıyor.

Spin-off, tek bir sektöre odaklanma arzusundan da kaynaklanabiliyor. Pazar lideri ana şirketler, büyüme söz konusu olduğunda farklı sektörlerde farklı stratejiler geliştirebiliyor ancak bu durum ana faaliyet alanına odaklanmayı güçleştirerek nitelik kaybına yol açıyor. Bu kaybın piyasaya yansıması ise market değerinin ve kârın azalması şeklinde hissediliyor. Hissedarların huzursuzluğu da eklenince oluşan baskı, spin-off yatırımlar sayesinde azaltılabiliyor. Ana şirket majör faaliyet konusunda optimum odakla ilerlerken yatırım fırsatları şirket içi bölünme ile yakalanıyor. Gelecek vadeden sektörlerde kurulan şirketler, spin-off olarak ana şirket karlılığına fayda sağlamaya devam ediyor.

Her ne kadar şirket içi bölünme kararları genellikle yöneticiler tarafından alınsa da arkasında hissedar baskısı da yer alabiliyor. Hissedarların vizyoner tavrı şirketin yönetim kadrolarınca benimsenemeyebiliyor. Hatta ana şirket, yeni iş modellerine inovatif bir yaklaşımla adaptasyon sağlamak için gereğinden fazla hantallaşmış olabiliyor. Mevcut yönetimin yenilikçi yatırımlara uzak tavrı gibi senaryolar söz konusu olduğunda spin-off yatırımlar, hissedarlar için cazip hale gelebiliyor. Ana şirkette yaşanacak zorlu bir yenilenme süreci yerine daha dinamik ve genç bir kadroyla yeni bir şirket kurulabiliyor. Yenilikçi yatırımlar, bu spin-off şirket sayesinde ana şirketten bağımsız olarak temellenebiliyor.

Şirketler Spin-Off Stratejisinden Nasıl Fayda Sağlıyor?

Bölünerek odaklanmayı tercih eden şirketlerin birçoğu satış anlaşmalarından oldukça karlı çıkıyor. Farklı sektörlerde yer alan bir şirket, odaklanma sorunu yüzünden alıcılara cazip gelmeyebiliyor. Oysa spin-off bölünme ile her bir sektör, ayrı bir şirket haline getirilebiliyor. Tek bir amaca kanalize olmuş bu şirketlere ayrı ayrı alıcı bulmak çok daha kolay olabiliyor. Bu sayede satış düşünen bir ana şirket, kısa vadede değerini maksimize edebiliyor.

Herhangi bir iş kolu diğerleri için risk oluşturuyorsa spin-off, hem ana şirket için hem de bölünen şirket için fayda sağlıyor. Ana şirketin toplam karlılığını olumsuz etkileyen bir iş kolu, kendi başına faaliyetini sürdürmeye başlıyor. Bu bölünme, ana şirketin zarar riskini azaltıyor ve toplam karlılığı hedeflenen seviyede tutmaya yardımcı oluyor.

Aynı anda farklı alanlarda faaliyet gösteren şirketler, yönetim sinerjisi sorunu yaşayabiliyor. Faaliyet alanlarından biri, ana şirketin diğer kollarına uyum sağlayamayabiliyor. Bu sebeple ana şirketler, verimli bir sektör ya da pazardan çıkmayı bile düşünebiliyor. Oysa pazar payını kaybetmek yerine sinerji sağlamayan bu iş kolu için bölünme tercih edilebiliyor. Böylece bu iş kolu, spin-off ile şirketleşerek söz konusu sektörde başarı ve karlılık yakalayabiliyor.

Bu yazılarımız da ilginizi çekebilir:

İş Hayatında İyi Bir İzlenim İçin 7 Teknik

İş ve Özel Hayat Dengesini Kurmanın 5 Olumlu Etkisi

İş Yerinde Verimli Çalışmanızı Sağlayacak 10 Öneri

İş Hayatında Doğru İletişim Kurmanın Yolları

İş Hayatı İçin Faydalı Olabilecek Beden Dili Kuralları