
BLOG
- ELİTE WORLD HOTELS & RESORTS
- BLOG
- KADİM BİR ZAFERİN HİKÂYESİ: 18 MART ÇANAKKALE ZAFERİ'NİN 110. YIL DÖNÜMÜ
Kadim Bir Zaferin Hikâyesi: 18 Mart Çanakkale Zaferi'nin 110. Yıl Dönümü
Türk tarihinde öyle zaferler vardır ki hem kazanılan topraklarla hem yazılan destanlarla anılır. 18 Mart Çanakkale Zaferi, Türk milletinin kaderini değiştiren ve tarihe derin izler bırakan böyle bir dönüm noktasıdır. Tam 110 yıl önce Çanakkale’nin kadim topraklarında sergilenen kahramanlıklar yalnızca Türk milletinin değil, insanlığın da hafızasına kazındı. Bağımsızlık tutkusuyla ve vatan sevgisiyle cepheye koşan binlerce kişi, o gün tarihe altın harflerle yazılacak eşsiz bir zaferin mimarları oldu.
Tarihe Yön Veren Direniş: Çanakkale Zaferi
Takvimler 18 Mart 1915'i gösterdiğinde Çanakkale Boğazı'nda yankılanan top sesleri, yalnızca düşman donanmalarını durdurmakla kalmadı, Avrupa'nın siyasi haritasını da kökten değiştirdi. Boğazı aşarak Osmanlı Devleti'ni saf dışı bırakıp zafer kazanmayı hedefleyen İtilaf Devletleri, bu planın beklenmedik bir direnişle alt üst olacağını tahmin edememişti. Rusya'ya yardım ulaştırarak I. Dünya Savaşı'nda üstünlük sağlama umudu taşıyan bu devletler, karşılarında sıradan bir ordu bulmayı beklerken vatanı uğruna ölmeyi göze almış bir milletle yüzleştiler. Çanakkale Boğazı’nda onları inanç ve kararlılıkla savaşmaya hazır Türk askerleri bekliyordu.
O dönemde yarbay rütbesiyle cephede yer alan Mustafa Kemal’in liderliğindeki Türk ordusu, Conkbayırı'nda ve Anafartalar’da gösterdiği efsanevi direnişle âdeta tarihin akışını değiştirdi. Atatürk'ün "Size taarruzu değil, ölmeyi emrediyorum!" sözleri, savaşta cansiparane savaşmaya hazır bir toplum olduğunu tüm dünyaya ilan etti. Bu destansı mücadele sadece bir zaferi değil, bir milletin yeniden doğuşunu simgeliyordu.
Halkı ve Dünyayı Derinden Etkileyen Zafer
Çanakkale Zaferi bir askerî başarı olarak tarihe geçmekle kalmadı, Kurtuluş Savaşı'nın da kıvılcımını ateşledi. Osmanlı Devleti'nin son dönemlerde askerî başarısızlıklar yaşayan Türk milletinin öz güvenini yeniden kazandıran bu zafer, Anadolu halkının Mustafa Kemal'i lider olarak tanıyıp benimsemesine zemin hazırladı. Çanakkale’de kazanılan savaş, Kurtuluş Savaşı’nın ruhunu besleyen kararlılığın ve kudretin doğmasına öncülük etti.
İtilaf Devletleri’ne ağır bir darbe indirerek I. Dünya Savaşı'nın dengelerini kökten değiştiren bu tarihî başarı, dünya siyasetinin gidişatını da derinden etkiledi. Çanakkale’deki büyük direniş nedeniyle yardım alması engellenen Rus Çarlığı, bu durumun domino etkisiyle Bolşevik Devrimi'nin eşiğine sürüklendi. Avrupa tarihini dramatik biçimde değiştiren bu devrim, Sovyetler Birliği'nin doğuşuna zemin hazırladı. Kurulan yeni güç dengesi hem dünya siyasetine yön verdi hem II. Dünya Savaşı döneminde de küresel etkisini hissettirdi.
Çanakkale Zaferi'nde Kadınların İmzası
Kadın erkek, genç yaşlı demeden binlerce insanın omuz omuza mücadele ettiği Çanakkale Savaşı, Türk milletinin vatan savunması söz konusu olduğunda nasıl fedakâr ve kararlı olduğunu herkese gösterdi. Mermi taşıyan cesur kadınlar, yaralı askerlere şifa dağıtmak için gece gündüz çalışan hekimler ve henüz çocuk yaşta cepheye koşan askerler bu zaferin görünmez kahramanlarıydı. Özveriyle ve şevkle çalışan halk, tarihin akışını değiştiren bu destanın yazılmasında büyük paya sahipti.
Türk kadını Çanakkale mücadelesine sadece manevi destek vermekle kalmadı ve cephede bizzat varlık gösterdi. İlk Türk hemşirelerden biri olan Safiye Elbi sayısız askeri hayata döndürmek için büyük bir özveriyle görev yaptı. Safiye Elbi gibi gerek resmî görevli gerek gönüllü olarak cepheye koşan kadınlar tüm güçlerini ortaya koyarak bu zaferin mimarlarından oldu. Çanakkale Zaferi, Türk kadınının toplumdaki yerini güçlendiren ve kadın haklarıyla alakalı gerçekleşecek reformlara da zemin hazırlayan bir dönüm noktasıydı.
110 Yıl Sonra Aynı Gururla ve Azimle
Çanakkale Zaferi’nin üzerinden tam 110 yıl geçti ancak bu destanın ruhu hâlâ Türk milletine ilham vermeye devam ediyor. Bu ülke için canlarını feda eden kahramanlarımızı rahmet ve minnetle anarken onların miraslarına sahip çıkmanın gururunu taşıyoruz. Çanakkale’de toprağa düşen o cesur askerlerin, kadınların ve çocukların gösterdiği azim ve vatan sevgisi bize her daim yol gösteren bir kılavuz olmaya devam ediyor.
18 Mart Çanakkale Zaferi, Türk milletinin kenetlendiği zaman nasıl büyük zaferler kazanabileceğini ve neleri başarma konusunda muktedir olduğunu bize hatırlatıyor. Ülke topraklarının bizim için ne kadar önemli olduğunu tüm dünyaya ilan eden vatanseverleri her zaman hatırlayacağız. Onlardan aldığımız ilhamla ülkemize hizmet etme kararlılığımızı sürdüreceğiz. "Çanakkale geçilmez!" sözünü tarihe kazıyan şehitlerimizi ve gazilerimizi minnetle anıyor, bu destanı yazan tüm kahramanlara sonsuz saygılarımızı sunuyoruz.
Aşağıdaki yazılarımıza da göz atabilirsiniz: