BLOG
- ELİTE WORLD HOTELS & RESORTS
- BLOG
- İŞ HAYATINDA DUYGUSAL ZEKANIN 5 AVANTAJI
İŞ HAYATINDA DUYGUSAL ZEKANIN 5 AVANTAJI
Duygusal zekâ kavramı, ilk olarak Yale Üniversitesi'nden Peter Salovey ve New Hampshire Üniversitesi'nden John Mayer tarafından 90'lı yıllarda ortaya atılmıştır. 1996 yılında ise, Dr. Daniel Goleman "Emotional Intelligence: Why It Can Matter More Than IQ" isimli kitabında, duygusal zekâ kavramını yeniden tanımlamıştır. Peki duygusal zekâ nedir, ne demektir?
Duygusal zekâ, kişinin sahip olduğu zeka potansiyelini nasıl açığa çıkarabileceğini ve doğru biçimde nasıl kullanabileceğini gösteren; duyguları tanıma, anlama ve etkili bir şekilde kullanma yeteneğidir. (Dr. Goleman) Duygusal zekâ (EQ) sahibi kişiler, empati yeteneği olan ve farklı rollerde dahi duygulara hitap edebilen kişiler olarak tanımlanırlar.
IQ, zekâ fonksiyonlarını değerlendirirken; EQ duygusal zekâdır ve duygusal durum değerlendirmesi yapar. Duygusal zekâ (EQ) konusunda yapılan araştırmalar, EQ düzeyi yüksek olan kişilerin iş hayatında, IQ düzeyi yüksek kişilerden daha yaratıcı, daha çözüm odaklı ve başarılı olduğunu ortaya koymuştur.
Etkili iletişim, motivasyon, özgüven, karar verme yetisi, empati gibi iş hayatında başarı getiren liderlik özellikleri, duygusal zekâsı yüksek kişilerde daha fazladır. İş yaşamında, teknik bilgiden ziyade bu duygusal zekâ becerilerine sahip olmak; kişinin mesleki performansını ve başarısını olumlu yönde etkilemektedir.
Peki iş hayatında duygusal zekâ ne işe yarar? Kişiye ne gibi avantajlar sağlar? İşte duygusal zekâsı yüksek insanların iş hayatında sahip olduğu 5 avantaj.
Ayrıca; bu yazımızı da okumayı unutmayın: Elit Gözükmenin Yolları Nelerdir?
1. Motivasyon
İş hayatında duygusal zekâdan yararlanarak duygu durumumuzu kontrol edebilir ve her problemde uzlaşma sağlayabiliriz. Bu sayede, yaşanan çatışmaları kontrol altına alabilir ve ekip çalışmasına katkıda bulunabiliriz. Pozitif bir çalışma ortamı, her şeydir. Hem kişinin hem de iş arkadaşlarının motivasyonunu arttırır.
2. Ortak vizyon
Birçoğumuz zamanının büyük bir bölümünü iş yerinde geçiyor. Bu nedenle iş hayatında mutlu ve olumlu duygular kadar öfke, empati eksikliği, sinir krizleri gibi problemlerle de karşılaşıyoruz. İşte böyle durumlarda, yine imdadımıza yetişen şey duygusal zekâ oluyor. Duygusal zekâmızdan yararlanarak, duygularımızın bu değişimine tutarlı bir davranış sergileyerek çevremizdekilerle olumlu bir iletişim kurabiliriz. Ancak bu sayede ekip arkadaşlarımızla ortak bir vizyon geliştirmemiz mümkün olur.
3. Değişim
İş dünyasında profesyonel olmak isteyen her birey, değişime ve yeniliğe açık olmak durumundadır. Çünkü bu ikisi, liderlik özellikleri arasında ilk sıralarda yer alır. Duygusal zekâsı yüksek insanlar; iş dünyasındaki stres, kaygı ve endişe ortamını iyi yöneterek bunları fırsata çevirebilirler. Ve bu sayede de iş hayatında başarıyla çok daha kolay ve emin adımlarla ilerlerler.
4. İletişim
Duygusal zekâsı yüksek insanlar, kendilerini açıkça ifade edebilirler. Bu sayede insanların saygısını kazanırlar ve aralarında etkili bir iletişim ağı oluşur. Tüm problemleri sakin kalarak çözebilirler, diğerlerinden yardım almaya açıklardır ve tüm bu davranışları ile diğerlerini etkilemeyi başarırlar. Bu da iş hayatında huzurlu bir ortama ve kısa zamanda başarılı olmaya yardımcı olacaktır.
5. Liderlik
İş hayatında başarının temeli, yönetim yani liderlik becerisidir. Ve bu beceri, kişinin kendisinde başlar. Kişi kendini, duygu ve düşüncelerini kontrol altına alabildiği sürece, başkalarını da olumlu yönde etkisi altına alabilir; iş anlamında yönetebilir. İş hayatında başarı için duygularını yönetebilen biri olmak, hedeflerinize ulaşmanız konusunda size yardımcı olacaktır.
Kısaca özetlemek gerekirse, duygusal zekâsı yüksek olan ve bunu iş hayatında kullanabilen kişiler:
-
Zor durumları başarılı bir şekilde yönetebilirler.
-
Kendilerini açıkça ifade edebilirler.
-
Ekip arkadaşlarının saygısını kazanırlar.
-
Ekip arkadaşlarını etkileyebilirler.
-
Ekip arkadaşlarından daha kolay yardım alabilirler.
-
Baskı altında bile sakinliklerini koruyarak çalışmaya devam edebilirler.
-
Görüşme yaparken kendilerini ve diğerlerini etkili bir şekilde yönetebilirler.
-
İşlerini tamamlamak için kendilerini motive edebilirler.
-
Zor durumlarda pozitif kalmayı bilirler.
Son olarak düşük duygusal zekanın iş hayatını nasıl etkileyeceğine bir bakalım: -
Pasif agresif iletişim
-
Geri bildirimlere kapalı olmak
-
Ekip arkadaşlarını suçlamak
-
Kurban psikolojisi
-
Çalışanını dinlemeyen liderler
-
Ayrıştırıcı fikirler vb. pek çok unsur, iş hayatında çalışmanın verimliliğini ciddi biçimde düşürecektir.